Sevimli Kediler Hikayesi


Kedilerin tırnakları neden bu kadar uzundur, hiç düşündünüz mü? Öyle, "önüne gelene bir tırmık" gibi bir amaçları yoktur. Kendileri bütün kediler gibi, bulunduğu yeri belirlemeleri gerekir. İşte bu yüzden ağaçların gövdesini tırmalayıp dururlur. Bir nevi imza atıyorlar. Bir de her kedinin imzasının farklı olduğunu düşünüyoruz ya da en azından hayvancıkların yaşlarını tahmin edebiliyoruz. Yavru kedilerin öyle upuzun tırnakları olmadığına göre imzaları daha belirsizdir. Biz bunları tahmin edebildiğimize göre, kediler de tahmin eder diye düşünmekteyiz. En azından Sanem'in sevimli kedisi bunları düşünüyor. İşte size yeni kısa hikaye..


Sanem Sultan ve Sevimli Dansçı Kediler


Öğrencim Sanem Cansen Argun'a...



Sanem Sultan, padişahın biricik kızıydı. Bir dediği iki, hatta üç edilmezdi. Söyledikleri yapılmayınca ağlamaya başlardı. Evet, şimdi de ağlıyordu. Gözlerinden yaşlar boşalıyordu. Kedisi kayıptı. Onu seviyordu, durmadan birlikte oynarlardı. Bakışlarındaki saflığı severdi. Bir de dans etmesini.

Geçenlerde bir mektup aldığını hatırlamıştı birden. Kedisinin evden kaçacağını bir daha geri dönmeyeceği yazılıydı. Son zamanlarda Sanem durmadan kedisini ihmal ediyordu. Bunu biz söylemiyoruz, aynen yazılıydı hepsi. Ama Sanem bütün bu yazılanlara gülüp geçmişti.

Mutlaka ama mutlaka dansçılardan birisi kedisini görmüş olmalıydı. Padişah hemen haber saldı bütün dansçılar toplandı. Sırayla hepsine soruldu. Onlar da yeminler ederek görmediklerini söylemişlerdi.

Bunun üzerine Sanem Sultan, yollara düştü. Az gitti, uz gitti dere tepe düz gitti. Vara vara Şarkılı Orman’a vardı. Yol boyunca kedisinin sevdiği şarkıları tutturdu. Ağaç kavuklarının üzerindeki izleri dikkatle incelemeye başladı. Evet, bu tırmıklar mutlaka kedisine ait olmalıydı. Bunlar aklından geçerken ağaçlar birden kedisi gibi oynamaya başlamaz mı? Kedisinin buralarda bir yerlerde olduğunu biliyordu artık.

Sanem Sultan’da dans ede ede ilerledi. Küçük bir mağara çıktı önüne. Mağaradan söylediği şarkının melodisi geliyordu. Kulağıyla birlikte içeri girdi. Dansçı kedisi oradaydı. Yanında da bidolu kedi vardı. Bu mağara sanki dans okulu gibiydi. Bütün kedilerin üzerinde dans kıyafetleri vardı. Hemen hepsi dans etmeyi bırakmış Sanem’e bakılıyorlardı. Sanem elindeki mektubu tutuyordu. Ağlayarak özür diledi. Bütün kedilere tek tek sarıldı. Hepsiyle birlikte dönüş yolunu tuttular. Yine ağaçlar dans ettiler, kuşlar şarkılar söylediler.

Sanem Sultan, o zamanların ilk Kedi Dans Okulu’nu açtı. İnanmazsanız, gidin dansçı ağaçlara sorun. Size her şeyi anlatırlar.